• https://www.facebook.com/AFSAMTR
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905321740405
  • https://www.twitter.com/AFSAMTR
  • https://www.instagram.com/afsamtr
  • https://www.youtube.com/channel/UCd0Kp84nswcu8LdHWc3RYmA/featured
Site Haritası
AFRİKA DERGİSİ

Saat
Takvim

GÜNEY AFRİKA'YA GÖNDERİLEN İLK MÜSLÜMAN TÜRK DİPLOMAT MEHMET REMZİ BEY

 
GÜNEY AFRİKA'YA GÖNDERİLEN İLK MÜSLÜMAN TÜRK DİPLOMAT MEHMET REMZİ BEY
   Mustafa Efe / Johannesburg
11/03/2016

   Türkiye’nin Afrika’ya yönelik politikaları çerçevesinde diğer Afrika ülkeleri olduğu gibi Sahra Altı Afrika ülkelerinden Güney Afrika Cumhuriyeti ile siyasi ilişkilerimizin daha da güçlenmesi gerekmektedir. Bu ülkede yaşayan vatandaşlarımıza özgüven vermesi, soydaşlarımızın tarihi bağlarını unutmamalarının sağlanması, Güney Afrika Cumhuriyeti ile Türkiye arasındaki tarihi bağlar canlandırılarak siyasi ilişkilerin ve işbirliklerinin artırılması çok önemlidir.
   Güney Afrika’daki Müslümanlarla gönderdiği âlimler vasıtasıyla oldukça olumlu ve güzel ilişkiler kuran Osmanlı Yönetimi, Güney Afrika’yı yöneten İngilizlerle çatışacak; bölge Müslümanlarına ve buradaki, dini faaliyetlerine sekte vuracak “aktif ve hareketli” konsoloslar tayin etmekten sürekli kaçındığı iddia edilmiştir. Bundan dolayı Mehmet Remzi Bey’in atanmasına kadar Güney Afrika’da 1851 yılından itibaren Cape Town, Johannesburg, Durban şehirlerinde İngiliz, Yahudi, Alman, Ermeni ve Belçikalı konsoloslar görev yapmışlardır.
13 Ekim 1888 yılında Johannesburg Osmanlı Konsolosluğu resmen kurulmuştur. Osmanlı tebaası olan Yahudi bir tüccar olan Betülhalm İngilizlerle Boerler arasında çıkan savaşta İngilizlerin tarafını tuttuğu için Transvaal Cumhurbbaşkanının infialine sebep olmuş ve İstanbul’a kaçmış ve konsolosluk işleri kalmıştır. 1898’den 1910’a kadar Alman konsolosları bakmış 1910 yılında Johannesburg Konsolosluğu Başkonsolosluğa dönüştürülerek  Mozaltiyen Ohannes Johannesburg Başkonsolosu olarak atanmıştır.
   Güney Afrika’da Osmanlılar kitabının yazarı Dr. Ahmet Uçar’ın aktardığına göre Güney Afrika Müslümanlarının Türk asıllı bir diplomat isteklerini defalarca yazmaları üzerine 21 Nisan 1914’te Tahran Büyükelçiliği müsteşarı Mehmet Remzi Bey Johannesburg Başkonsolosluğu’na tayin edilmiştir. Mehmet Remzi Bey Umur-ı Mülkiye Müsteşarı Şerif Bey'in torunu, Adliye Nezareti Başkatibi Rauf Bey'in oğlu idi. 30 Aralık 1869 tarihinde İstanbul'da doğmuştu. İlkokulu bitirdikten sonra Soğuk Çeşme Askeri Rüşdiyesi'nden pekiyi derece ile orta tahsilini tamamlamıştı. 3 Temmuz 1887'de henüz 19 yaşında iken Başbakanlık Evrak Odasında memur olarak işe başlamıştı. 15 Ocak 1892'de 50 kuruşlukaylık maaşla Hariciye Nezareti Yazı İşleri'nde katip olarak çalışmaya başladı. 2 Nisan 1894'te Bulgar Sefareti 3. Katibi olarak ilk dış görevine gitti. 18 Aralık 1895'te Sırbistan'ın Kerç şehri Konsolosluğuna tayin edilmiştir. 4 Eylül 1904 tarihinde İran'ın Tebriz Başkonsolosluğuna atanmıştır. Mehmet Remzi Bey 6 Şubat 1907 tarihinde Batum Bakonsolosu olmuştur. 7 Mat 1911'de Gürcistan'ın başkenti Tiflis'e Başkonsolos olarka tayin edildi. 22 Haziran 1913 tarihinde Tahran Büyükelçiliği Müsteşarı oldu ve 21 Mayıs 1914 tarihine kadar görev yaptı. 21 Mayıs 1914 tarihinde Johannesburg Başkonsoslosluğuna tayin edildi. O’nun Güney Afrika’da göreve başlamasından kısa bir süre sonra I. Dünya Savaşı çıkmış Osmanlı bu savaşta Güney Afrika’ya hâkim olan İngiltere’nin karşısında yer almıştır. İngiltere, Osmanlının savaşa Almanların yanında Cihad çağrısı yaparak girmesi üzerine Güney Afrika Müslümanlarının Osmanlı yanlısı faaliyetlerinden çekindiği ve Mehmet Remzi Bey’in tesirinden korktuğu için; yalnız onun faaliyetlerini engellemekle kalmamış, Türk Konsolosluğuna el koyarak Mehmet Remzi Bey’i aile ve eşyalarıyla birlikte sokağa atmıştır. Dahası Mehmet Remzi Bey’e diplomat olmasına rağmen savaş esiri muamelesi yaparak Johannesburg’tan ayrılmasına izin vermemiştir. Bu durum karşısında tüm maddi imkanlardan yoksun kalmış, evsiz çileli ve sıkıntılı günler yaşamıştır. Başkonsolosluk kapandığı için Konsolosluk tahsisatının gönderilmemesi bir yana kendi maaşının da gönderlmemesi Mehme Remzi Bey'i çok zor durumda bırakmıştır.
   Güney Afrika’da ilk Müslüman Türk diplomat olan Remzi Bey, iki yıl Başkonsolosluk yaptıktan sonra İngiliz bölgelerinde kalan diplomatların esir değişimi pazarlıkları neticesinde salıverilmesi kararı verilmiş olmasına rağmen İngiliz büyükelçisi haber vermemiştir ve bu kararın çıkmasından bir hafta sonra Johannesburg’da 14 Şubat 1916’da beyin kanaması geçirerek vefat etmiştir. Zulu kabilesi mensuplarına göre ise, Mehmet Remzi Bey İngilizlere karşı Zuluları organize edip taktikler verdiği için bu faaliyetlerin farkına varan İngilizler tarafından şehit edilmiştir. Savaş zamanının şartlarından dolayı cenazesi Türkiye’ye getirilememiştir.
   Johannesburg şehrinin ilk kurulduğu bölgedeki WITS üniversitesi kampüsünün karşısında bulunan Braamfontein mezarlığında yatmakta idi. Bu mezarlıkta farklı din mensuplarına ayrı ayrı mezar yeri verilmiştir. Müslüman mezarlığındaki Kadiri şeyhlerinin türbe şeklindeki mezarlarını saymaz isek mezar taşı en büyük olan mezar idi. Kendisine Johannesburg’da sahip çıkan ve yardım eden ve o zaman olduğu gibi bugün de önde gelen ailelerden Mia ailesinden iki kişi de mezarının iki yanında yatmakta idi. Mezarı görülen rüya üzerine gereksiz bir şekilde başka bir yere taşınmıştır. Mezar taşınarak tarih tahrif edilmiştir.
   Mezar taşında ay yıldız işlenmiş ve mezar taşının bir yüzü Osmanlıca, diğer yüzü de İngilizce olarak harfleriyle yazılmıştır. İngilizce şiirde şöyle yazmaktadır: “Ey benim bu durumuma şaşan kişi; ben de senin gibiydim. Yarın sen de benim gibi olacaksın”.
   Remzi Beyin vefatı sonrası ailesinin İstanbula dönüş masrafları Osmanlı Hükümetince karşılanmış, ayrıca Johannesburgdaki Osmanlı tebeasının himayesi ile ilgili bazı girişimlerde bulunulmuştur.
   Mehmet Remzi Bey Osmanlı Devleti’nin Güney Afrika’ya gönderdiği ilk Müslüman Türk Diplomat olarak tarihe geçmiştir. Mehmet Remzi Bey’in torunlarından Misha Low Kanada’da, Helene Remzi Bey Stevens ise Güney Afrika Cumhuriyeti’nin East London şehrinde yaşamaktadır.
   11 Mart 2016 Cuma günü Johannesburg'da "Mehmet Remzi Bey'in vefatının 100. Yılı Anısınına Güney Afrika - Türkiye İlişkileri Programı" düzenlenmiştir.
   
   Savaş zamanında ailesinin cenazesini Türkiyeye getirmeye yeterli parası olmadığı için ve Osmanlı Hükûmeti de bu konuda herhangi bir girişimde bulunmaktan kaçındığından, burada kalmıştı. Ülkemizin tarihi bağlarının en büyük göstergelerinden biri olduğu için naaşının vefat ettiği yerde kalması en doğru karardır. Fakat hem şu anda her türlü imkan bulunduğundan hem de sömürülmesinin önüne geçilmesi için naaşının ülkemize getirilmesi düşünülebilir.